26 Haziran 2010 Cumartesi

wristcutters:a love story




Değişik,kült bir film..Böyle romantik,dram,psikolojik,fantastik..vs. bir film bence..Değişik yani tam benlik bir filmdi kısacası..Filmin konusu kısaca şöyle..Esas çocuk rolündeki Zia(Patrick Fugit),kız arkadaşı Desiree(Leslie Bibb)yüzünden intihar eder ve öbür dünyaya gider.Ama bu gittiği yerde sadece intihar eden insanlar vardır.Çevresindeki insanların trajikomik bir şekilde nasıl öldüklerini falan gösterir filmde..Ve Zia'nın çalıştığı yerin adı da kamikaze pizza'dır bu arada=))Ve Zia bir gün arkadaşından uğruna intihar ettiği sevgilisinin de intihar etiiğini öğrenir.Ve Eugene,Mikal,Kneller ile eski sevgilisini aramaya başlarlar..Bu yolculuk onlar için de önemli olacak ve üzerlerinde değişiklik yaratacaktır aslında..Devamını da izleyin,öğrenin;))Buenas noches!!

18 Haziran 2010 Cuma

tanrıların arabaları..


erich von daniken(burda a'nın üstünde iki nokta var ama onu yapamadım kusura bakmayacaksın artık..neyse) tarafından sanırım 70'lerin başında yazılmış kitap.Öncelikle kitap sahaflardan aldığım için,5 lira olduğu için,içinde hüseyin 03.01.1974 yazdığı için benim önemli ve değerli kitaplarımdan biri..Kitapta eski uygarlıkların ilkel insanlar olduğunu söyleyebildiğimiz ama o ilkel insaların bu kadar akıl ermez yapıları nasıl yaptığını açıklayamadığımızı anlatıyor.Aslında yazar kendi bilimsel verileriyle,mitolojiden de örnekler vererek bize o açıklayamadığımız şeyleri açıklamaya çalışıyor.Ve bence daha önce düşünmediğimiz birçok şeyi de düşünmemizi ve acaba gerçekten mümkün mü diye sormamızı sağlıyor.Aslında bu zaman zaman küçüklükten beri benim de düşündüğüm birşeydi,kitapta da bunun gibi birşey anlatıyordu yazar(okuyalı birkaç ay olduğu için bir kısmını unuttum tabii..)Mitolojide bildiğiniz gibi birçok tanrı var ve hepsinin süper güçleri var..Yazar da bu tanrıların aslında dünyaya gelmiş uzaylılar olabileceğini söylüyor ve hatta olduğunu çeşitli resimlerle ispata çalışıyor..Yani kısacası eğer koskoca evrende sadece insanlar var,yok efenimm biz tekiz gibi bence salak düşüncelere sahip değilseniz,bilimsel bir şeyleri de seviyorsanız okuyun derim..

13 Haziran 2010 Pazar

body worlds..




12 haziranda gittiğim değişik,ilginç,sergi..aslında ceset sergisi denebilir=)Öncelikle insanın kendi içini sergide gezip,görmesi değişik bir his..Türlü organlarımızı,kalp,beyin...vs..Bunların hastalandığında nasıl gözüktüğünü gördüm.Örneğin gastritli bir midenin yüzeyinde kanamalarda oluşan küçük siyah noktacıklar oluyormuş,ülserde ise yüzeyde derin bir yara gibi birşey oluşuyormuş,bunlar gibi bir sürü hastalık gördük..Değişikti..Hiç hastalanmamak istedim;çünkü hastalanınca o kadar iğrenç oluyormuş ki içimiz..Özellikle sigara içenlerin görmesi gereken bir ciğer var ki,sigara içmekten zifiri karanlığa bürünmüş..valla görüp de midesi o görüntüyü kaldırıp hala içen varsa bravo diyebilirim...Sergide insanların dışında hayvanlar da vardı..Aslında tüm insanlar birbirine benzer gibiydi...sadece şu üzerimizdeki deri parçasının bizi diğer insanlardan ayıran şey olduğunu düşündüm sergiyi gezerken..Serginin sonunda ise çıkmadan bu cesetlerin nasıl böyle yapıldığını ve korunduğunu anlatan bir yazı var..Yai eğer böyle şeylere meraklıysanız ve ceset görmeye dayanıklıysanız gidin bence=))

6 Haziran 2010 Pazar

tarçınlı kurabiyee...=)


evett olayy azıcık julie&julia'ya dönebilir ama kendimi mutfağa veresim geldii..ve yaptığım tarçınlı kurabiyenin tarifini yazıyorum..=)
2 yumurta
150 gr.tereyağ
2.5 su bardağı un(biraz daha fazla olabiliyor işte siz bakın kıvamına)
1 su bardağı pudra şekeri
1 tatlı kaşığı tarçın
yarım bardak kabartma tozu
1 paket vanilya
üzerine:
pudra şekeri ve tarçın

yumurta,pudra şekeri ve tereyağını karıştırın.Un,tarçın,kab. tozu ve vanilyayı ekleyip yoğurun.Yuvarlak şekiller verip,190 derecede üzeri beyaz kalacak şekilde pişrin.Tarçınla pudra şekerini karıştırıp kurabiyelerin üzerine serpin..Afiyet olsun efeniimm..Bi başka tarifte görüşmek üzeree=))